21 Haziran 2018
DEVLET TÜM YURTTAŞLAR İÇİNDİR,
yalnız kamu çalışanlarının değildir. !
Devlet yapısının yetersizliğinin tespiti, kısa geçmişimize göre çok eskidir. On yıllardır konuşulan kamunun yeniden yapılandırılması yani “Kamu Reformu” diye adlandırılan “Kamu Görevlileri Yasası” nihayet taslak haline geldi. Ancak anlaşıldığı kadarı ile temel felsefe ihmal edilerek, ağırlıklı olarak kamuda görevli kesim temsilcilerinin görüş ve önerilerine göre şekillendi, kamu dışında hizmet bekleyen ve kamuyu vergileri ile ayakta tutan yurttaşlar ihmal edildi.
Devlet daha verimli çalışmalıdır: Vergi veren, yaşamından özveri ile kaynak aktaran kamu dışındaki yurttaşların, vergileri karşılığı beklediği hizmet nitelik ve nicelik olarak tatminkar olmaktan çok uzaktır. Eğitimden, sağlığa, alt yapıdan çevreye kadar her alanda doğrudan devletten beklenen hizmet, yatırım ve denetim yetersizdir. Kamu reformu bunun için olmalıdır.
Kamu daha az kaynak tüketmelidir: KKTC’de bütçenin diğer ülkelere göre abartılı bir oranı yalnızca kamu çalışanı tarafından tüketilmektedir (%85). Sanki ortaçağ aristokrasi sınıfı gibi devletin kamu çalışanı için var olduğu algısı yaratılmış, hizmet bekleyen vatandaşa tepeden bakan davranış yerleşmiştir. Kamu reformu bunu düzeltmelidir.
Milli gelirden alınan pay oranlarında kamu / özel sektör dengesizliği düzeltilmelidir: Özel sektörde hem iç rekabet hem de dış rekabet ile dengelenen ücretler ve mal hizmet bedelleri teknoloji, verimlilik ve ölçeğimizin gerçeği olarak oluşur. Çalışma disiplini ve niteliği düşük özel sektör birimleri ekonomik eylemini sürdüremez, doğal seleksiyon ile ortadan kalkar. Buna karşılık, tekel olarak üretilen kamu hizmetlerinde, kalitesiz hizmet, disiplinsiz çalışma ortamına rağmen, yurttaşın memnuniyetsizliğini dikkate almadan, üstelik hizmet bedeli olarak uçuk düzeyde ödeme ve haklarla yaşamını sürdürür.
Sonuçta sektörler arasında kazanılan haklarda ortaya çıkan adaletsiz ve abartılı oran sapması ekonomimizde üretme şevkini ve heyecanını ortadan kaldırır. Kamu reformu adaletsizliği düzeltmeli, dengesizliğin daha da artmasına izin vermemelidir.
Kamu – özel sektör arasında serbest geçişe imkan verecek şekilde var olan her türlü imtiyazlı kast sınıfı tarzı sistem terk edilmelidir. Yeterlilik temelinde çalışma hayatı özel sektörden kamuya, kamudan özel sektöre geçişlere uygun olmalı, sosyal haklar ve kıdem anlamında süreklilik korunmalıdır.
Kamu reformunda, “yurttaş memnuniyeti ve refahı” ulaşılacak ana hedef olmalıdır: Bu nedenle kamuda çalışanlardan daha çok, hizmet bekleyen kesimlerin temsilcileri ile kamu reformu konuşulmalıdır. Batan bir KİTde çalışanların kamuya alınması yetmezmiş gibi, önceki şirkette geçen süreleriyle ilgili çıkarlarına gösterilen titizlik, özel sektöre ve esnafa gösterilmemektedir.
E-Devlet ve teknoloji kullanımı Kamu Reformunda yer almalıdır: Değişen ve gelişen teknolojilerle iş yapma şekli ve verimliliği değişti ve değişim sürmektedir. Eski kadro anlayışından çıkılmalıdır. Kademe ve sınıf ilerlemesi; yalnızca kadronun işgal edilme süresine göre değil, beceri, sürekli eğitim, performansa dayalı olarak, yenilenmeye, gelişmeye motive edici olmalıdır. Kazanılmış haklar ve statüko korumacılığı üzerine kurulu bugünkü düzen ile kamu reformu yapılamaz.
Kamu reformunun yalnızca kamudan nemalananların görüşleri ve istekleri doğrultusunda yapılması adaletsizliktir: Diğer kesimlerden de görüş alınmalı, gelişmeye ve ilerlemeye açık olmalıdır.
Hükümeti, öncelikli olarak;
1) Devletin merkezinde güçlü bir yönetim kapasitesi oluşturmaya,
2) Sağlık ve benzeri kamu hizmetlerine erişimi artırmaya,
3) Eğitim ve benzeri kamu hizmetlerinin kalitesini artırmaya,
4) Yatırımcı ve iş insanına verilen hizmetlerin kalitesini ve etkinliğini artırıp, bürokrasiyi azaltamaya,
5) Adalet ve enerji gibi hizmetlerin etkinliğini artırıp, maliyetlerini düşürmeye
6) Bu öncelikli hedefleri bütünleyecek şekilde kamunun ve kamu çalışanlarının kapasitesini, kalitesini ve itibarını artırmak maksadıyla Kamu Görevlileri Yasasında yapılacak değişiklikleri doğru zeminde ele almaya davet eder, Kamu Görevlileri Yasasında yapılacak değişikliklerin kamu reformu şeklinde nitelendirilmesinin yanlışlığı hususunda hükümeti uyarmayı görev biliriz.
KİYED Yönetim Kurulu adına
İsmail SAYI
Başkan