Krizden kısa vadede çıkmak mümkündür!

tunnel

16/09/2018

Krizden kısa vadede çıkmak mümkündür!

Ekonomik kriz Türk Lirasının değer kaybından dolayı tetiklenmiştir. Buna bağlı olarak yaşanan enflasyon ve devam eden belirsizlik nedeniyle tüm sektörlerde endişeli bekleyiş devam etmektedir.
Ekonomik yapımızın sürdürülebilir ve daha dayanaklı olması için, enerji, tarım, kamu, sağlık, turizm ve eğitim gibi sektörlerde gerekli olan yapısal reformların hayata geçirilmesi gerekmektedir.
Yapısal reformlar dış finansman desteği ile mümkün olabilir. Bu konuda siyasi konumumuz nedeniyle tek nefes borusu Türkiye Cumhuriyeti’nin sağlamakta olduğu kredi ve hibelerdir.
Cari harcamalar için değil, ekonomimizin sürdürülebilir olması için bu finansmanı talep etmek utanılacak bir konu değildir. Önemli olan alınan kredi ve/veya hibe kaynağını doğru alanda kullanmaktır.

KIYED olarak bizler hükümetimizin yaşanan kriz karşısında gerekli çalışmaları yapacak kapasiteye sahip olduğu inancındayız.

Bu inançla; Hükümetimizin:

  • Hazır olduğunu düşündüğümüz teknik ekibi ve projeleri ile birlikte Türkiye Cumhuriyeti yetkilileri ile zaman kaybetmeden görüşerek, yapısal reformları hayata geçirmesini,
  • Halktan talep edilen fedakarlığın ne için, ne kadar süre ile ve hangi sebeple istendiğini ve sonuçtaki getirilerin ekonomik hayata nasıl yansıyacağının şeffaf bir şekilde anlatmasını,
  • Krizden çıkılması için alınan tedbirlerin sadece belirli sektörlere yönelik olmamasını,
  • Halktan tasarruf beklenirken, kamunun da aynı hassasiyeti göstermesini,
  • Türkiye Cumhuriyeti tarafından sağlanan finansman olanaklarının yapısal reformlar için kullanılmasını,
  • Kısa vadede çarşının nefes  alması için derhal güneyden geçiş kapılarındaki sorunun çözülerek döviz girişinin artırılmasını,ve
  • Bunu yaparken, Hükümetimizin bir sonraki seçimleri değil, ekonomik ve sosyal yapımızın geleceğini düşünmesini, beklemekteyiz.

Saygılarımızla,

KİYED YÖNETİM KURULU

Maronitlerin Dönüşü Neden Gecikiyor?

imageweb

26 Ağustos 2018

Maronitlerin Dönüşü Neden Gecikiyor?

Bir yılı aşkın bir süre önce çok yerinde bir kararla; Maronitlerin KKTC topraklarındaki mülklerinin iadesi ve eskiden yaşadıkları dört köye geri dönmeleri kararı alınmış ve Cumhurbaşkanlığı koordinatörlüğünde bu yöndeki çalışmalara başlanmıştı.

KKTC’nin kendi iradesi ile uygulayacağı bu kararın ülkemize ciddi kazanımları olacağı çok açıktır;
• Tanınmayan ülkemizde uluslararası hukukun geçerliliği ve etkinliği anlamına gelecek olan bu uygulama ülkemize karşı tam tersi yönde yapılan değerlendirmelerin gerçek olmadığını göstererek uluslararası topluma kabulümüz için verilen mücadelede elimiz güçlenecektir.
• Türkler için şimdiye kadar uluslararası toplumdan alınmış en önemli artı değerler olan Taşınmaz Mal Komisyonundan sonra uluslararası hukuka dâhil olmamız yönünde önemli bir adım atılmış olunacaktır.
• Kuzeydeki fiili durumdan korkup kaçtıklarını tekrarlayarak ayrılığın ve düşmanlığın sürmesini tahrik eden Rum şoven çevrelerin söylemlerinin tam aksine hiç de korkulacak bir durum olmadığı gösterilecek, toplumlar arası yumuşamada ciddi bir adım atılmış olacaktır.
• Uluslararası toplum nezdinde siyasi zeminde yaşanacak bu kazanımlara yaklaşık 4,000 Maronitin bölgemizde ekonomik yaşama yapacağı katkıyı da eklersek bu çalışmanın hızlandırılarak sonuçlandırılması daha da önem kazanmaktadır.

Türkiye’nin ve KKTC’de iktidarı paylaşan dört parti ile hükümetimizin tam destek olmasına rağmen geçen bir yıllık sürede neden konu sonuçlandırılamamış ve amaçlanan hedeflere ulaşılamamıştır?

Maronitlerin geri dönüşünün uluslararası siyasette Kıbrıs Türk tarafı lehine olumlu bir gelişme olacağı için Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin engellemek isteyeceğini ve bu yönde girişimlerde bulunacağını, Güney’deki milliyetçi faşist güçlerin ve Kilise’nin de bu tavrı körükleyeceğini biliyoruz. Maronit cemaatinin insancıl gerekçelere dayalı geri dönüş hakkını kullanma iradesini ısrarla koruyacağını da öngörmekteyiz.

Derneğimizin yaptığı temaslarda KKTC kamu harcamaları dikkate alındığında çok minimal bir para ihtiyacı ve tapu kayıtları ile ilgili bazı bilgilerin talep eden makamlara zamanında ulaştırılmadığı gibi bir takım bürokratik sıkıntılar olduğunu öğrendik.
Buna karşın yakında görüşmek için talepte bulunduğumuz sayın Maliye ve İçişleri bakanlarımızın destek beyanlarında samimi iseler bu sorunların aşılmasını derhal sağlayacaklardır..

Kendi yönetim irademizi ortaya koyarak ülkemize büyük kazanımlar getirecek olan bu uygulamanın hayata geçmesinin daha fazla gecikmesi halinde; güneydeki engelleyici faşist çevrelerin kuzeydeki paydaşları ile işbirliğinde olduğunu herkes görmelidir.

KİYED olarak tam destek verdiğimiz bu süreci takip ederek yaşanacak gelişmeleri halkımızla paylaşmayı görev olarak kabul ediyoruz.

Saygılarımızla
KİYED YÖNETİM KURULU

Ekonomi Bakanı Sn. Özdil Nami ile son Ekonomik gelişmeleri değerlendirdik.

20180819_191534.jpgKİYED Ekonomi Bakanı Sn. Özdil Nami ile son Ekonomik gelişmeleri değerlendirdi.

Yapılan görüşmede hükümet tarafından alınan tedbirler ile ilgili görüş alışverişinde bulunuldu.
Alınması gereken ek tedbirler ve alınan tedbirler ile ilgili çekince ve öneriler sayın bakanımız ile paylaşıldı.

Ayrıca görüşmede kalıcı reformların acilen hayata geçirilmesinin önemi ortaya kondu.

KİYED olarak Cumhurbaşkanı Sn. Mustafa Akıncı’yı ziyaret ettik.

whatsapp-image-2018-08-14-at-12-31-20.jpeg

14/08/2018

KİYED olarak Cumhurbaşkanı Sn. Mustafa Akıncı’yı ziyaret ettik.

Derneğimiz bünyesindeki heyeti Cumhurbaşkanı Sn. Mustafa Akıncı makamında kabul etti. Üzerinde çalıştığımız birçok konu ile ilgili Sn. Cumhurbaşkanı ile görüş alışverişinde bulunuldu. Toplantıda özellikle Maronitlerin dönüşü sürecindeki gecikmelere neden olan sorunlar tartışıldı.

Alınan bilgiler ışığında derneğimiz çalışmalarına devam etmektedir. Gelişmeler oldukça kamuoyu ile paylaşılacaktır.

Sn. Çeler Devlet Adamı gibi Davranmalı!

kiyed logo_660

02.08.2018

Sn. Çeler Devlet Adamı gibi Davranmalı!

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımız Sn. Zeki Çeler’in Kıbrıs Türkünün verdiği eşitlik ve varoluş mücadelesi ve limanlarımızla ilgili ambargolara karşı uğraşlarını yok sayıp bu resmi görevi devam eden bir devlet adamı iken Güney Kıbrıs havaalanını kullanarak seyahat etmesi kabul edilebilir bir davranış değildir.

Sn. Zeki Çeler’in tüm geçmişimizi yok sayarak pahalı bilet diye açıkladığı kendi küçük maddi çıkarı için 60 yıllık uğraşları göz ardı etmesi ve Güney Kıbrıs havaalanını kullanarak ve KC pasaportu ile seyahat etmesini yadırgıyoruz.

Sıradan yurttaşın seyahat özgürlüğü ve tüketici haklarına saygıyı kabul ederken, yeminle makamına oturmuş bir siyasinin kendi maddi menfaatleri için kendi varoluşunu inkar etmesinin makamına  ve halkımıza yakışmadığını, sorumsuzluk olduğunu düşünüyoruz.

Saygılarımızla
KİYED

Maronitlerin Dönüşü KKTCyi Yüceltir

kiyed logo_660

03.07.2018

Maronitlerin Dönüşü KKTC’yi Yüceltir

Uluslararası tanınmayan ülkemizde uluslararası hukukun geçerliliği ve  etkinliğinin dünyaya ifadesi, tanınmamızı engelleyenlere karşı en güçlü hamledir. Halkımızın sahiplendiği İnsan haklarına saygı ve demokrasi değerleri aynı zamanda uluslararası tanınmada gücümüzdür.

Maronitlerin dönüşünü sorun haline getirmeden çözmek halen çözülememiş olan siyasi sorunumuzda bizi güçlü kılacak uluslararası atılımlardan biridir. Bu kazanımı elde etmek için dışarıya bağlı olmadan tek taraflı adım atılabilir.

Bu düşüncelerle Maronitlerin 74 öncesi yaşadıkları mülklerine geri dönmeleri bize çok çeşitli yararlar getirecektir.

Küçük bir azınlık olarak aramıza katılmaları, dini açıdan bağlı bulundukları ve halen olaya ilgi ile bakan Papa’lık nezdinde olumlu bir algılama yaratacaktır.

74 sonrasında Maronitlerin mülkleri eşdeğer kapsamına alınmamıştır ve devlet kontrolunda bekletilmektedir. Bu mülklere Kıbrıs Türk idaresinde geri dönüşleri  ve yatırım yapmaları ekonomiye de katkı yapacaktır.

Bu hareketimiz, zaten son derece önemli olan TAŞINMAZ MAL KOMİSYONU çalışmalarına da ciddi bir ivme katacaktır. TMK Kıbrıslı Türkler için şimdiye kadar uluslararası toplumdan alınmış en önemli artı değerlerden birisidir.

Tüm bu konular sıralandığında Maronitlerin geri dönüşü ve KKTC vatandaşı şeklinde veya geçici olarak beyaz kimlikle burada yaşamaya başlamaları hem bize ciddi olumlu katkı olacak hem de uluslararası topluma katılım girişimlerimize ivme kazandıracaktır

Saygılarımızla,
KİYED YÖNETİM KURULU

KİYED olarak Cumhuriyet Meclisi Başkanı Sn. Teberrüken Uluçay’ı ziyaret ettik. 

teberruken ulucay 1806

KİYED olarak Cumhuriyet Meclisi Başkanı Teberrüken Uluçay’ı ziyaret ettik.

Meclis Şeref Salonunda gerçekleşen kabulde konuşan başkanımız İsmail Sayı, Kamu Görevlileri Yasasının 25 Haziran olarak verilen tarihinin uzatılmasını ve konu hakkında derneğimizin de görüşlerini sunmak istediğini belirtti.

Dernek olarak konuyla ilgili yaptığımız çalışmaları ve görüşlerimiz içeren bilgileri de Başkan Uluçay’a takdim ettik.

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Teberrüken Uluçay da konuşmasında, ülkenin gelişmesinde özel sektörün katkısının çok büyük olduğuna işaret ederek yatırımcı ve iş insanların bir araya gelerek ülkenin sorunları konusunda roller üstlenmelerini çok değerli bulduklarını belirtti.

Üreterek ülkenin gelişimine katkı yapan iş insanlarının kamu reformu konusunda da önerilerinin mutlaka değerlendirileceğini vurgulayan Uluçay, bu anlamda  kamu reformu yasasının komitede görüşülme aşamasında özel sektörün görüşlerinin de değerlendirileceğini ve KİYED ile birlikte sektör temsilcilerinin de komite toplantılarına davet edileceğini söyledi.

DEVLET TÜM YURTTAŞLAR İÇİNDİR

kiyed logo_660

21 Haziran 2018

DEVLET TÜM YURTTAŞLAR İÇİNDİR,

yalnız kamu çalışanlarının değildir. !

Devlet yapısının yetersizliğinin tespiti, kısa geçmişimize göre çok eskidir. On yıllardır konuşulan kamunun yeniden yapılandırılması yani “Kamu Reformu” diye adlandırılan “Kamu Görevlileri Yasası” nihayet taslak haline geldi. Ancak anlaşıldığı kadarı ile temel felsefe ihmal edilerek, ağırlıklı olarak kamuda görevli kesim temsilcilerinin görüş ve önerilerine göre şekillendi, kamu dışında hizmet bekleyen ve kamuyu vergileri ile ayakta tutan yurttaşlar ihmal edildi.

Devlet daha verimli çalışmalıdır: Vergi veren, yaşamından özveri ile kaynak aktaran kamu dışındaki yurttaşların, vergileri karşılığı beklediği hizmet nitelik ve nicelik olarak tatminkar olmaktan çok uzaktır. Eğitimden, sağlığa, alt yapıdan çevreye kadar her alanda doğrudan devletten beklenen hizmet, yatırım ve denetim yetersizdir. Kamu reformu bunun için olmalıdır.

Kamu daha az kaynak tüketmelidir: KKTC’de bütçenin diğer ülkelere göre abartılı bir oranı yalnızca kamu çalışanı tarafından tüketilmektedir (%85). Sanki ortaçağ aristokrasi sınıfı gibi devletin kamu çalışanı için var olduğu algısı yaratılmış, hizmet bekleyen vatandaşa tepeden bakan davranış yerleşmiştir. Kamu reformu bunu düzeltmelidir.

Milli gelirden alınan pay oranlarında kamu / özel sektör dengesizliği düzeltilmelidir:  Özel sektörde hem iç rekabet hem de dış rekabet ile dengelenen ücretler ve mal hizmet bedelleri teknoloji, verimlilik ve ölçeğimizin gerçeği olarak oluşur. Çalışma disiplini ve niteliği düşük özel sektör birimleri ekonomik eylemini sürdüremez, doğal seleksiyon ile ortadan kalkar. Buna karşılık, tekel olarak üretilen kamu hizmetlerinde, kalitesiz hizmet, disiplinsiz çalışma ortamına rağmen, yurttaşın memnuniyetsizliğini dikkate almadan, üstelik hizmet bedeli olarak uçuk düzeyde ödeme ve haklarla yaşamını sürdürür.

Sonuçta sektörler arasında kazanılan haklarda ortaya çıkan adaletsiz ve abartılı oran sapması ekonomimizde üretme şevkini ve heyecanını ortadan kaldırır. Kamu reformu adaletsizliği düzeltmeli, dengesizliğin daha da artmasına izin vermemelidir.

Kamu – özel sektör arasında serbest geçişe imkan verecek şekilde var olan her türlü imtiyazlı kast sınıfı tarzı sistem terk edilmelidir. Yeterlilik temelinde çalışma hayatı özel sektörden kamuya, kamudan özel sektöre geçişlere uygun olmalı, sosyal haklar ve kıdem anlamında süreklilik korunmalıdır.

Kamu reformunda, “yurttaş memnuniyeti ve refahı” ulaşılacak ana hedef olmalıdır: Bu nedenle kamuda çalışanlardan daha çok, hizmet bekleyen kesimlerin temsilcileri ile kamu reformu konuşulmalıdır. Batan bir KİTde çalışanların kamuya alınması yetmezmiş gibi, önceki şirkette geçen süreleriyle ilgili çıkarlarına gösterilen titizlik, özel sektöre ve esnafa gösterilmemektedir.

E-Devlet ve teknoloji kullanımı Kamu Reformunda yer almalıdır: Değişen ve gelişen teknolojilerle iş yapma şekli ve verimliliği değişti ve değişim sürmektedir. Eski kadro anlayışından çıkılmalıdır. Kademe ve sınıf ilerlemesi; yalnızca kadronun işgal edilme süresine göre değil, beceri, sürekli eğitim, performansa dayalı olarak, yenilenmeye, gelişmeye motive edici olmalıdır. Kazanılmış haklar ve statüko korumacılığı üzerine kurulu bugünkü düzen ile kamu reformu yapılamaz.

Kamu reformunun yalnızca kamudan nemalananların görüşleri ve istekleri doğrultusunda yapılması adaletsizliktir: Diğer kesimlerden de görüş alınmalı, gelişmeye ve ilerlemeye açık olmalıdır.

Hükümeti, öncelikli olarak;

1) Devletin merkezinde güçlü bir yönetim kapasitesi oluşturmaya,

2) Sağlık ve benzeri kamu hizmetlerine erişimi artırmaya,

3) Eğitim ve benzeri kamu hizmetlerinin kalitesini artırmaya,

4) Yatırımcı ve iş insanına verilen hizmetlerin kalitesini ve etkinliğini artırıp, bürokrasiyi azaltamaya,

5) Adalet ve enerji gibi hizmetlerin etkinliğini artırıp, maliyetlerini düşürmeye

6) Bu öncelikli hedefleri bütünleyecek şekilde kamunun ve kamu çalışanlarının kapasitesini, kalitesini ve itibarını artırmak maksadıyla Kamu Görevlileri Yasasında yapılacak değişiklikleri doğru zeminde ele almaya davet eder, Kamu Görevlileri Yasasında yapılacak değişikliklerin kamu reformu şeklinde nitelendirilmesinin yanlışlığı hususunda hükümeti uyarmayı görev biliriz.

 

KİYED Yönetim Kurulu adına

İsmail SAYI
Başkan

 

Başbakan Sn. Tufan Erhürman Ziyareti

tufan_erhurman1805

Derneğimiz seçimler sonrası ülke sorunları üzerine görüşlerini paylaşmak üzere ilk 100 gününü tamamlayan hükümet yetkililerini ziyarete başladı. Bu kapsamda ilk olarak Sn. Başbakanı ziyaretinde başarı dilekleriyle, “BÜYÜMEYE DAYALI EKONOMİ GELİŞİM ÖNERİLERİ” sundu ve aşağıdaki konuları konuştu.

  • Kamu reformu,
  • Taşınmaz Mal Komisyonu kararları için gerekli fon yaratılması
  • Maronitlerin dönüşü,
  • Enflasyon muhasebesi
  • Yatırım İkliminin Geliştirilmesi

Bir saatten fazla süren görüşme sonrası yeniden bir araya gelmek üzere ziyaretimiz tamamlandı.